Avrupa Birliği'nin (AB) Genişlemeden Sorumlu Komiseri Johannes Hahn'ın açılış ve kapanış konuşmasını yaptığı oturumda bir çok milletvekili söz alarak, AB Komisyonu ve Konseyi'ni Ankara'ya yumuşak davranmak suçladı.
'TÜRK DIŞ POLİTİKASI AB-RUSYA GERİLİMİNİ HİÇE SAYIYOR'
PKK'nın Suriye'deki faaliyetlerinden her fırsatta övgüyle bahseden İngiliz AP vekili Charles Tannock, Türkiye'nin dış politakasının AB'yle tezat durumda olduğunu iddia etti. "Son olarak Rusya'dan 2.5 milyar dolara S400 füze savunma sistemi alınmasını gördük. Bu karar sadece Rusya ve Batı arasındaki gerilimi gözardı etmiyor, aynı zamanda Suriye'deki AB politikalarına da ters bir durum. Türkiye'nin PYD karşı yürüttüğü harekatlar da başka bir örnek. Ayrıca [Güney] Kıbrıs'ın kendi karasularında petrol arama faaliyetlerini de taciz ediyorlar."
'TÜRKİYE'YE TEK BİR SİLAH BİLE İHRAÇ ETMEMELİYİZ'
Alman milletvekili Ska Keller, "Erdoğan'ına yaptıkları güçlü bir Avrupa yanıtı verilmeli" diye sözlerine başlayarak, AB'ye yapılmasını istediği maddeleri sıraladı. "Elimizde muhalefti yıpratmadan Erdoğan'ı hedef alacak bir enstrümanımız var, o da Gümrük Birliği'nin genişletilmesi konusu. Aynısı, Türkiye'ye yapılan silah ihracatı için de geçerli. Türkiye [PKK ile] bir savaşın içinde ve bugün AB ülkelerinden Türkiye'ye silah satılıyor. Bırakın fabrika dolusu silahları, bir tek silah bile oraya yollanmamalı."
'HAPİSTEKİLER ÇIKMADAN DİYALOG YOK'
Liberaller Başkanvekili Alexander Graf Lambsdorff, Avrupalıların 77'isinin Türkiye'nin üyeliğine karşı olduğunu ve bu yüzden Komisyonun yapacağı şey üyelik müzakerelerine bir an önce son vermek için adım atmak olduğunu savundu. "Bir çok konuda konuşalabilir, Hapse girenler çıkmadıkça diyalog sürdürülemez." Lambsdorff, Türkiye konusunda havlu atılmadıkça, AP kürsüsünden bir daha Türkiye adına yorum yapmayacağını söyledi.
'TÜRKİYE SEYAHAT UYARISIYLA AB'Yİ KOMİK DURUMA SOKTU'
Hristiyan Demokrat Grubu Milletveki Renate Sommer, AB Komisyonu ve Konseyi'nin Türkiye'ye karşı tavır almadığını savunup, kriz durumunun değişmesi için beklediklerini iddia etti. "AB kendini gülünç duruma sokuyor, mesela Türkiye'nin Almanya'ya seyahat uyarısı yapması gibi. Şu net ki, Gümrük Birliği'ni şuan güncelleyemeyiz ve şunu Türk halkına iyi anlatmalıyız: bizim Türkiye'ye ihtiyacımızdan çok onların bize ihtiyacı var. Ekonomik yaptırımların uygulanması da işe yarayabilir."
'BOŞUNA MÜZAKERE YÜRÜTEN AB, BUGÜNÜN HASTA ADAMIDIR'
Türkiye'yi Kıbrıs'ı işgal etmek ve teröristlere yardım etmekle itham eden Fransız AP Milletvekili Edouard Ferrand, müzakerelerin bir an önce sona erdirilerek Ankara'nın cezalandırılması gerektiğini savundu. "100 yıl önce Türkiye için Avrupa'nın hasta adamı diyorduk ama bugün bence gerçek hasta adam AB'dir. Boşu boşuna Türkiye ile müzakere ediliyor. Yanlış yoldasınız. Hem kendi zamanınızı hem de Türkiye'nin vaktini çaldınız bu anlamsız müzakerelerle."
PYD ve PKK ile masaya oturma çağrısı
Polanya'lı vekil Janusz Korwin-Mikke, "Türkiye sınırında yeni bir Kürdistan var. Türk ordusu saldırmak için hazır bekliyor. AB, Türkiye'yi [PYD ile] bir anlaşmaya zorlamalı" derken, Rum vekil Neoklis Sylikiotis AB'nin Türkiye'yi Güney Kıbrıs'ı tanımaya ve [PKK ile] çözüm sürecine oturmak için baskı yapmaya çağırdı. "Eğer değişen bir şey olmayacaksa Gümrük Birliği'ni güncellememeli."
Ekonomik yaptırım çağrıları
Angel Dzhambazki Türkiye'nin tarihsel, kültürel ve geleneksel olarak bir Avrupa ülkesi olmadığını ve bu yüzden adaylığın gereksiz olduğunu savundu. "Benim asıl sorum, ne zaman Türkiye'ye yaptırım uygulayacağız?" Alman vekil David McAllister ise, "AB hiç bir şekilde Gümrük Birliği'ni güncellememeli" diyerek, Türk ekonomisinin zarar görmesi gerektiğini savundu.