Diyetisyeni Esra Kula, kilo alma ve insülin direnci arasında kısır bir döngü olduğunu, kilo alımının nedeninin insülin direncinden kaynaklanabildiğini söyledi.
İnsülin direncini, 'hücrelerin insülin hormonuna karşı gösterdiği direnç' olarak tanımlayan Diyetisyen Esra Kula, "Çok az yiyorum ama kilo alıyorum" ya da "Su içsem yarıyor" diyen kişilerin kilo alma nedeninin insülin direncinden kaynaklanabileceğini ifade etti. İnsülin direncinin kilo almayı kolaylaştırdığını, kilo aldıkça da insülin direncinin arttığını belirten Diyetisyen Esra Kula, "Bu bir kısır döngü.
Yani sizin kanınızda yüksek miktarda şeker var, fakat bu hücreye girip enerji kaynağı olarak kullanılamıyor. Çünkü bunun hücreye alınmasını sağlayan insülin hormonuna karşı hücrenizde bir bariyer var. Dolayısıyla ne kadar yeseniz de enerjiniz düşük ama kan şekeriniz yüksek bir noktada kalıyor" dedi.
"Endokrin uzmanı teşhis koymalı"
İnsülin direncinin olup olmadığını öğrenmek için endokrin uzmanına muayene olunması gerektiğini kaydeden Diyetisyen Esra Kula, insülin direnci tedavisine dair şunları söyledi:
"İnsülin direnciniz olduğunu öğrendikten sonra üç ayaklı bir tedavi var. Eğer insülin direnci çok ileri ise ve uzun zamandır varsa endokrin uzmanı ilaçla tedavi başlatır, beraberinde de diyet ve egzersiz tedavisi verir. Bazı durumlarda da ilaç kullanılmadan iyi bir diyet ve egzersizle bu durum tedavi edilebiliyor. Tedavi edildikten sonra kilo verme çok daha kolaylaşıyor. Kilo verme kolaylaştığı ve insülin direnci kırıldığından dolayı kilo verme süreci hızlandığı için tedavi daha çabuk ilerliyor. Yani bu durum birbiriyle çok iç içe."
"Glisemik indeksi düşük diyet önemli"
İnsülin direnci olanların glisemik indeksi düşük diyet yapması gerektiğini vurgulayan Diyetisyen Esra Kula, "Glisemik indeks; içerisinde şeker bulunduran gıdaların kan şekerini yükseltme hızıdır. Kan şekerini yükseltme miktarına da 'glisemik yük' adı verilir.
Bunların çok iyi hesaplanması; şeker içeren karbonhidratlı gıdaların ne kadar tüketileceği ya da hangi tıp gıdalar tercih edileceği daha ince hesaplarla yapılmalıdır. Bu tarz bir beslenme şekli herhangi bir egzersizle desteklendiğinde en önemli iki adım atılmış oluyor. Çok daha ileri düzeylerde de endokrin uzmanı yardımıyla ilaç başlanırsa kolaylıkla egal edebileceğiniz bir durum. 'İnsülin direncim var, kilo veremiyorum' diye bir şey yok, insülin direnci glisemik indeksi düşük bir diyet ve egzersizle çok kolay kırılabilir. Bu direnç kırıldıktan sonra kilo vermek kolaylaşır, kilo verirseniz bir daha insülin direnci gelişmez" diye konuştu.
"Kulaktan dolma tedavilerle insülin direnci kırılmaz"
Kişinin insülin direnci olup olmadığına kendi kendine karar vermemesi gerektiğine de dikkat çeken Diyetisyen Esra Kulaktan kulağa dolma tedavilerle sonuç alınamayacağını dile getirdi. Diyetisyen Esra Kula, "İnsülin direnci, hipoglisemi veya Tip 2 diyabet birbirine benzer semptomlar gösterebilir. Buna kesinlikle kendi kendimize karar vermemeliyiz. Bir tüp kanla tespit edilebilecek çok basit bir testle emin olabiliriz.
Teşhis netleştikten sonra tedavi ona göre şekillenince çok daha hızlı ve güvenli sonuç alınabilir. Sağlık Bakanlığının onaylamadığı herhangi bir bitkisel çay, kapsül, destekle sağlıklı yol alınamaz. O nedenle önce uzmanla görüşüp tedaviyi kişisel biçimde uygulamak gerekir" ifadelerini kullandı.