Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısına verilen arada yaptığı açıklamada, 15 Temmuz etkinlikleri ile ilgili olarak, "Birinci yıl dönümünde yapılan bu etkinliklere, yaklaşık 6 milyonu aşkın vatandaşımız katılmıştır. Bu da birinci yılında vatandaşlarımızın aynen 15 Temmuz 2016'daki gibi demokrasiye sahip çıktığını, vatana karşı yapılan bu ihaneti asla karşılıksız bırakmayacağını, aynı şekilde şehitlerimizi ve gazilerimizi anmaktan geri durmayacağını açıkça ispat eden önemli bir gösteri olmuştur." ifadelerini kullandı.
"FİNANSAL KAYNAKLARI DA KURUTULACAKTIR"
FETÖ ile mücadeleye dair Kurtulmuş, "Bu örgütün maddi kaynaklarının kurutulması da bu örgütle mücadelenin en temel adımlarından birisidir. Bunun için örgütle irtibatlı olan 966 şirkete el konulmuş ve TMSF'ye devredilmiştir. Ayrıca bu şirketlerin yaklaşık 4 bin 888 mal varlığına el konulmuş bu mal varlıklarının taşınmazlarının Maliye'ye devri sağlanmıştır. Ayrıca, finansal mücadelenin gerçekleştirilmesi için her türlü imkanla bunlarla mücadele edilecek, finansal kaynakları da kurutulacaktır." dedi.
Kurtulmuş, "111 bin 240 kişi kamu görevinden ihraç edildi. 32 bin 180 kişi uzaklaştırıldı... Yaklaşık 3,5 milyon kamu görevlisi olduğunu düşünürseniz ihraç edilenlerin rakamı, toplam kamu görevlilerinin yüzde 3,5 seviyesindedir." şeklinde konuştu.
FETÖ SANIKLARINA TEK TİP ELBİSE KONUSU
Bir gazetecinin, FETÖ sanıklarının mahkemeye çıktığı kıyafetlerle ilgili yaşananları anımsatması üzerine, bunun kabul edilebilir bir şey olmadığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da bu konudaki görüşlerini, kamuoyuyla paylaştığını söyledi.
Konunun Bakanlar Kurulunun da gündeme geldiğini ve Adalet Bakanlığının bu konuda bir çalışma yapacağını ifade eden Kurtulmuş, "FETÖ örgütü başta olmak üzere terör örgütü üyelerinin, muhtemelen bu çalışmadan sonra daha teferruatlı olarak sizlerle paylaşacağız, mahkemelere tek tip elbiseyle gelmesi sağlanacak. Henüz çalışma yapılmadığı için detayları paylaşamıyorum ama Adalet Bakanlığımız bu konuyu gündemine alıp çalışmaları çok hızlı bir şekilde sonlandıracak" diye konuştu.
FETÖ sanığının üzerinde Hero (kahraman) yazılı tişörtün görüldüğü günden itibaren gittikleri her yerde halkın tepkisiyle karşılaştıklarını aktaran Kurtulmuş, "Bu tişörtü giymeden evvel de mahkemelere takım elbise ile çıkarılmaları milleti rencide etmiştir. Kimisi Cumhurbaşkanımıza suikast yapan timin içerisinde, kimisi akıncılardan kaldırdıkları uçaklar ve helikopterlerle halkı şehit eden eşkıya güruhunun içerisinde. Bunlara karşı mahkemelerimiz açık, hukukun üstünlüğü prensipleri içerisinde hareket ediyor ama bunların (FETÖ sanıkları) tek tip elbiseyle mahkemelere getirilmesi daha doğru bir yoldur. Bununla ilgili çalışmalar da Adalet Bakanlığımız tarafından yapılacaktır" ifadelerini kullandı.
MESCİD-İ AKSA'NIN İSRAİL TARAFINDAN İBADETE KAPATILMASI
Mescid-i Aksa'nın İsrail tarafından ibadete kapatılmasının kabul edilemez ve son derece yaralayıcı bir karar olduğunu belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"İslam dünyasında üç tane kutsal mescit var. Mekke'deki ve Medine'deki Harem-i Şerifler ve Kudüs'teki Harem-i Şerif. Kudüs'teki Harem-i Şerif, Müslümanların ilk kıblesi ve üç büyük camisinden birisidir. 1967 savaşlarından bu yana da hiç kapanmamış, hele hele cuma namazları hiç aksatılmamıştır. Dolayısıyla böyle bir ortamda hem de İsrail'in bir tarafıyla barış vesaire dediği ortamda bu kararın uygulanması kabul edilemez. İnsanlık suçudur, ibadet özgürlüklerine karşı işlenmiş bir suçtur."
"ASLA SIRADAN BİR FOTOĞRAF DEĞİLDİR"
Açıklamaları sonrasında bir gazetecinin "15 Temmuz'a yaklaşırken Pensilvanya'dan, Fetullah Gülen'in çeşitli kuruluşlara röportajlar verdiği medyaya yansıdı. Aynı zamanda yakın günlerde bir fotoğraf karesi paylaşıldı ki orada da televizyon ekranında bir şiir olduğu, 'bir mesaj olduğu' şeklinde yorumlandı. Bunun ardından Ankara, yeni bir iade süreciyle Amerika'ya karşı yeni adımlar atacak mı?" sorusuna Kurtulmuş, "Sıradan bir akıl ve bilgi sahibi, FETÖ'nün oradaki ayakta verdiği fotoğraftan, giyiminden, kuşamından, yüz ifadesinden ve arkasındaki ekranda yazan o açık mesajdan ne söylemek istediğini ve ne halt ettiğini çok açık bir şekilde anlar." yanıtını verdi.
Kurtulmuş, söz konusu röportajın, asla sıradan bir röportaj olmadığına işaret ederek, "Asla sıradan bir fotoğraf değildir. Çok açık bir şekilde sürekli mevzi kaybeden, sürekli milletin gönlünde mahkum olan, sürekli mahkemeler karşısında hesap veren, darmadağınık olan örgüt üyelerine moral aşılamaya çalışan ve üstü kapalı olarak da Türkiye Cumhuriyeti devletine tehdit içeren orada sözler var." dedi.
ABD'den dost ve müttefik bir ülke olarak isteklerinin ne kadar haklı ve meşru olduğunun bir kere daha ortaya çıktığını vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Bu kadar çok insanı şehit edecek, bir ülkenin bütün işleyişini ortadan kaldırmak için harekete geçecek, demokrasiyi rafa kaldıracak, tanklarla, uçaklarla, helikopterlerle halkın üstüne yürüyen bir örgütün lideri, hiçbir şey olmamış gibi Pensilvanya'da duracak, orada dünyanın birçok büyük gazetesine ve televizyonuna röportaj verecek, bu röportajlar üzerinden örgüt bağlılığını motive edecek, içerideki adamlarına moral aşılayacak, Türkiye Cumhuriyeti devletine de birtakım tehditlerde bulunacak. Bu kadar açıktır.
Dolayısıyla biz Amerikalı yetkililere şunu söylüyoruz, 'aramızdaki ilişkinin doğası, NATO'da şu kadar yıllık müttefikliğimiz var, Ortadoğu'da stratejik ittifaklarımız var, Türkiye-Amerika ilişkilerinin bu kadar yoğun bir geçmişi olan ilişkiden bahsediyoruz, müttefiklik, dostluk bu adamı derhal derdest edip tutuklamayı gerektirir.' Ama siz diyorsanız ki 'bu bir hukuk sürecidir', o zaman buyrun adamın bulunduğu yerde, tutuklayıp bize iade etmiyorsanız, hiç olmazsa orada faaliyetlerini kısıtlayın, ev ve göz hapsine alın. Eli kanlı bir katil örgütün başı, oradan tehditlerini Türkiye'ye sürdürmeye devam edecek bu kabul edilemez. Bunların son derece açık bir şekilde Türkiye'ye karşı işlenmiş, FETÖ'nün işlediği yeni bir suç olduğunu da açıkça söylemek lazım, Amerikalıların da en azından o fotoğrafı bir kere daha görüp, vasat bir zekayla bunun ne manaya geldiğini de anlamaları lazım. Eğer geri vermek için 'prosedür, hukuk sistemi filan' diyorsanız, ortada açık bir şey var, bu adamın faaliyetlerini kısıtlayın, kendi networkü'nün liderliğini yapabilme kapasitesini elinden alın. Türkiye'ye karşı haince ve düşmanca tavırlarını sürdürme potansiyelini ortadan kaldırın."
S400 FÜZE SAVUNMA SİSTEMLERİNİN ALIMI KONUSU
Rusya ile S400 füze savunma sistemlerinin alımı konusunda bir uzlaşıya varıldığının hatırlatılması ve Türkiye'ye ne zaman geleceğine ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, Rusya ile S400 füzeleri konusunda olumlu seyreden bir müzakere süreci içerisinde olunduğunu aktardı.
Kurtulmuş, Türkiye ve Rusya arasında füze alımına ilişkin anlaşmalar imzalandıktan sonra detaylar üzerinde işleme geçileceğini belirterek "Şu anda anlaşma son noktasına gelmiş değil, müzakereler olumlu bir seyirde sürdürülüyor." ifadesini kullandı.
"KATAR İLE ORTAK ASKERİ TATBİKATLAR YAPILACAK"
Katar ile ortak bir askeri tatbikat olup olmayacağına ilişkin bir soru üzerine de Kurtulmuş, Türkiye'nin Katar'daki askeri üssünün yeni bir mesele olmadığını, 2014'ten itibaren varılan bir anlaşmanın gereğini olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, gelecek günlerde Katar'da deniz, kara ve hava alanlarında ortak tatbikatlar yapılacağını dile getirerek "Katar başka ülkelerle de tatbikatlar yapıyor. Bu ikili anlaşma sonucu yapılacak olan bir tatbikattır. Planlaması ve takvimi önümüzdeki günlerde ortaya çıkar." diye konuştu.
"YÜKSEK ASKERİ ŞURA İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR RUTİNİNDE DEVAM EDİYOR"
Yüksek Askeri Şura (YAŞ) toplantısının ne zaman yapılacağı ve komutanların görev sürelerinin uzatılmasına ilişkin bir çalışmanın olup olmadığının sorulması üzerine de Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Yüksek Askeri Şura ile ilgili çalışmalar rutininde devam ediyor, bir tarihi, bir takvimi var. Henüz şu anda kesinleşmiş olan bir takvim yok ama ağustos ayının hemen başında YAŞ toplantıları yapılıyor. Milli Savunma Bakanlığımızın öncülüğünde, terfiler, tayinler, yer değiştirmelerle ilgili çalışma Türk Silahlı Kuvvetlerinde de en detaylı bir şekilde gerçekleşiyor. Rutin bir çalışmadır, ağustos ayında vakti geldiği zaman toplantı yapılacak, toplantıda da alınması gereken kararlar alınacaktır."