Başbakan Binali Yıldırım İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin Türkçe servisine konuştu. Uzun röportajın en dikkat çeken yanı ise Suriye'de terör örgütü PKK'yı destekleyen ABD'ye yönelik verdiği net mesajlar oldu. Emre Temel'in sorularını yanıtlayan Yıldırım, PKK'nın Kuzey Irak'ta hayat alanı daraldığı için, Suriye'ye geçtiğini burada da ABD'nin himayesine girdiğini belirterek şu mesajları verdi:
ABD GİBİ BİR HAMİ: PKK artık Kuzey Irak'ta hayat alanı daraldığı için, Türkiye'nin etkin terörle mücadele faaliyetine karşı elinde fazla bir imkan kalmadığı için, Amerika gibi bir hamiye de sahip olduğu için Suriye'ye kaydırdı faaliyetlerini.
BU NE YAMAN ÇELİŞKİDİR: (ABD'nin 2019 bütçesinden örgüte 550 milyon dolar ayırması) Kim veriyor bunun parasını? Amerikan vatandaşları. Geçen sene gerçekleşenin 800 milyon dolar olduğunu kabul edersek, bu sene o rakam 1 milyarın üzerine çıkacak. Kim veriyor bunu? Amerikan vatandaşları ödüyor.
Bu ne yaman çelişkidir. NATO'da beraberiz. Stratejik ortağız. Müttefikiz. Ülkemizde üsleri var. Bu kadar sene işbirliğimiz var. Bütün bunlar ortadayken, Amerika terör örgütleriyle el ele kol kola...
AYRI TELDEN ÇALIYORLAR: Amerikan yönetimiyle sahadaki askerlerin de ayrı telden çaldığını görüyoruz. Amerika Başkanı, "Silah vermeyeceğiz" diyor, "Silahları toplayacağız" diyor; aşağıdaki küçük rütbeli bir asker "Yok" diyor, "Silahlar verilecek, toplanmayacak" diyor, "İşbirliğimiz artarak devam edecek" diyor. Bu ne biçim bir iştir. Kimin eli kimin cebinde belli değil?
AÇIKÇA DÜŞMANLIK: Menbiç'te PYD-YPG'yi tutmak Türkiye'ye karşı düşmanlıktır, Türkiye'nin milli güvenliğine karşı bir tehdittir. Menbiç'te yaşayanların yüzde 90'dan fazlası Arap. Orada terör örgütünün ne işi var? Güvenlik sorunu da yok. Özellikle Türkiye'ye karşı bunlar tutuluyorsa o zaman da bizim ona göre hareket etmemiz gerekir.
PKK'YI KORURSA, İŞLER DEĞİŞİR: İster Fırat'ın batısında Münbiç'te, ister Fırat'ın doğusunda diğer bölgelerde bize yönelik bir terör tehdidi olursa, bunun üzerine tereddütsüz gideriz. Bizim hedefimiz Amerika değil ama Amerika terör örgütlerinin önüne geçip, onları bize karşı korumaya daha fazla kalkarsa o zaman işler değişir.
Türkiye ile ilişkilerin bozulmasından Türkiye zarar görmez tek başına. Amerika da görür. Bu bölgede bir tür planları var belli ki. Nasıl yapacak o planlarını?
ABD, BİZE AMBARGO UYGULUYOR: Darbeciyi ver, vermezsin. Teröristle iş tutma, tutmaya devam edersin. Günahsız yere tutar banka genel müdür yardımcısını (Mehmet Hakan Atilla). Bu nasıl olacak? Gizli ambargo zaten uyguluyor Amerika?
(ABD'de süren Halkbank davası). Bizim bankamıza ceza verebilirler. Yani kafalarının estiğine ceza veriyorlar. Verebilirler. Bakın Türkiye'yi bu tip tehditlerle, ekonomik tehditlerle, askeri tehditlerle veya ambargo tehditleriyle dize getireceğini düşünüyorsa Amerika, çok büyük yanlışlık yapıyor demektir...
BUGÜN MERKEL'LE GÖRÜŞECEK
Başbakan Yıldırım, Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD'ye de mülakat verdi. Türkiye-Almanya ilişkilerini değerlendiren Yıldırım, "Yeni bir sayfa açalım. Geçmişi unutalım, geleceğe bakalım ve ilişkileri daha da genişletelim" dedi. Başbakan Yıldırım, Uluslararası Münih Güvenlik Konferansı öncesi Almanya Başbakanı Angela Merkel'le bugün Berlin'de bir araya gelecek. Görüşmede ikili ilişkilerin yanı sıra, Suriye ve terörle mücadele gibi bölgesel ve uluslararası konular ele alınacak.
YILDIRIM: DAHA FAZLASINI YAPABİLİRİZ
Başbakan Binali Yıldırım, çeşitli temaslar için gittiği Belarus'ta Başbakanı Andrey Kobyakov tarafından resmi törenle karşılandı. İki isim baş başa görüştükten sonra heyetler arasında da görüşmeler gerçekleşti. Yıldırım iki ülke arasındaki 1 milyar dolarlık ticaret hacminin gerçek potansiyeli yansıtmadığını söyledi. Yıldırım, Minsk Camisi'ni de ziyaret etti. İki ülkenin Müslaman toplum liderleri de ziyarete eşlik etti.
YUNANİSTAN'A: ANLAŞMALI ALANLARDAN UZAK DURMALI
Belarus'a hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenleyen Yıldırım, gazetecilerin sorularını da cevapladı. Son dönemde Yunanistan ile Ege ve Akdeniz'de yaşanan gerilime ilişkin konuşan Yıldırım, yaşanan gerilim için iki ülke Genelkurmay Başkanları'nın Brüksel'de bir araya geleceğini belirterek " Ege Denizi, Yunanistan ile aramızda bir dostluk denizi olmalıdır.
Çipras'a her türlü sorunu diyalogla çözebileceğimizi, gerginliklerden uzak kalınmasının iki ülke ilişkileri açısından daha hayırlı olacağını söyledim. Yunanistan'ın sahadaki aktörleri de daha dikkatli olmalı, anlaşmalı alanlardan uzak durmaları gerekir. Bundan sonrası daha sakin, sürekli iletişim hattının açık olmasıyla siyasi ve diplomatik alanda çözülmesi yönünde bir mutabakata vardık" dedi. ANKARA