Yine hakem işi... Bu hakem biraz ucuz kahraman olma peşinde... Küçüğün üstüne oynuyor. Yahu kardeşim; şu anda 'Türkiye Ligi'nde şampiyonluğun en güçlü adayları arasında en önde geleni kim' derseniz; 'Beşiktaş' derim... Senin omuz vermene Beşiktaş'ın ihtiyacı yok ki... Yalnız penaltı değil üstelik... Gösterdiğin ve göstermediğin kartlarla... Bak bunu özellikle yazıyorum. Göstermediğin kartlarda ne halt eylediğini sen iyi bilirsin.
Penaltı olayından sonra Beşiktaşlı futbolcular hakemin bu kararı altında ezildiler ve devamlı maçtan koparak Kayserili oyunculardan ikili mücadelelerde özür dilemeye başladılar. Yani penaltı, Beşiktaşlı futbolcuları bozdu, Kayserili futbolcuları hırslandırdı.
Beşiktaş'ta orta saha sorunu var. Bunu başından beri söylüyorum. Şampiyonlar Ligi'nde hücumda oynayanlar orta sahaya çok destek verince bu sorun ortadan kalkıyor. Ama lig maçlarında sırıtıyor. Dün gece yine sırıttı. Rakip kendi alanından tek topla orta sahaya çıkıp biraz çabuk oynayınca Beşiktaş'ın ileri ucu oyundan düşüyor. Siyah-beyazlılar tek tek maç oynayıp 'bu maçı alacağız' diye oynarlarsa başarılı oluyorlar. Ama 'nasıl olsa bu maraton, işi kopartırız' diyorlarsa işi yandan tutuyorlar.
Kayserispor'u beğendim. İleriye çabuk oynuyorlar, çabuk oyuna çıkıyorlar iyi yardımlaşıyorlar. Özellikle de topu ayağında tutup rakibe vermeyen, top tekniği yüksek oyuncuları var. Lige keyif veriyorlar. Aldıkları puan da tesadüf değil. Dün gece gördük. 11'e 11 oynansa çok şey olurdu.
Hakem dedim ya, verdiği ve vermediği kartlarla maçın bütün heyecanını ve kalitesini düşürdü. Hakem futbolcuyla oynamaz. Aynen futbolcunun da hakemle oynayamayacağı gibi... Hakemin kendine güveni iyi bir olay... Ama egon yüksek olup da zayıfa gücü yeter kuvvetliye yetmezse bir gün duvara vurursun. Hakem, seyredebileceğimiz çok güzel bir maçın içine doğradı. 10 kişi kalan Kayseri 11 kişi oynayan Beşiktaş'ın altında ezilmedi. Demek ki şu anda aldıkları eşit puanlara göre maç böyle bitti. Beşiktaş bir fazla oynamasına rağmen...